Tarih: 13.11.2024 09:45

Tekel arsası sahibi Mesih Aslan'ın hukuk mücadelesi sürüyor

Facebook Twitter Linked-in

20 yıldır hukuk mücadelesini sürdürdüğünü söyleyen Mesih Aslan, bedesten olarak inşa edilen yapıların kullanılamayacağını, çünkü mahkemenin devam ettiğini dile getirdi.

Van'ın en işlek bölgesinde bulunan Tarihi Tekel binası ile hemen arkasında inşa edilen bedesten çarşısının arsasının kendilerine ait olduğunu söyleyen Mesih Aslan, gazetemizi ziyaret ederek söz konusu arsayla ilgili mahkemenin sürdüğünü dile getirdi.

Söz konusu arsayla ilgili mahkemelerin devam ettiğini belirten Aslan, mevcut işyerlerinin bu haliyle kullanılamayacağını anlattı.

"2003 YILINDAN BERİ HUKUM MÜCADELESİ VERİYORUZ"

Yaklaşık iki dönümlük arsanın tapularının olduğunu anlatan Mesih Aslan, "20 yıldan fazladır kendimize ait olan Eski Tekel Binası yeri için hukuk mücadelemizi sürdürüyoruz. 2003 yılından bu yana hukuk mücadelesi veriyoruz. Halen mahkemelerimiz devam ediyor. Yargıtay'da yine iki tane mahkeme kararı bozuldu. 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 1, 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 1, yine 9. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde de devam eden davalarımız var. Bu mahkemelerde avukatlarımız aracılığıyla bu arsaların bize ait olduğunu ve bedesten çarşısı olamayacağı mücadelesini veriyoruz. Bu anlamda buradaki inşaat çalışmalarını daha önce mahkeme kararıyla durdurduk" dedi.

Bir önceki Vali Mehmet Emin Bilmez ile de görüştüğünü anlatan Aslan, "Dönemin Valisi Mehmet Emin Bilmez'le görüşmemiz oldu. Bize 'buradaki inşaat çalışmalarını durdurmayın, mahkeme ileride ne karar verirse saygı duyalım' dedi. Bende kabul ettim. Kanun ve yasalara karşı boynumuz kıldan incedir. Yine dönemin Van Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Mehmet Fatih Çelikel'le görüşmemiz oldu. 'Buraya müdahale etmeyin, inşaat çalışmaları devam etsin. Devlet masraf yapıyorsa sonuçta bu masraf bu şehirde kalıyor. Mal sahibi de sizsiniz. Ben de buna inanıyorum. Burası atalardan kalan bir mülkiyettir. Saygı duyuyorum. Burayı sit alanı yapacağız ve iki katlı olacak. Buradaki masrafların tamamı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü'ne aittir. Yapmak zorundadır. Bu şekilde herhangi bir sorun teşkil etmesin' dedi. Ben de kabul ettim. Yine dönemin Kültür Müdürü Erol Uslu beyle bir görüşmemiz oldu. 'Binayı bize devretmeniz gerekiyor' dedi. Bu anlamda kira kontratı ve binaya giriş için gerekli izinleri verdik. Belli bir süre sonra Erol Bey buradan gitti. Yerine gelen Abdurrahman Şahin'le de görüşmemiz oldu. Kendisine de yerin bize ait olduğunu ve istemeleri halinde kira kontratı yaparak, burayı kullanabileceklerini söyledim" şeklinde konuştu.

"ELEKTRİK VE SU FATURALARI BANA AİT"

Söz konusu iş yerleri ile ilgili elektrik ve su faturalarının kendisi adına olduğunu, önceki iş yerlerinin elektrik borcunu da kendisinin ödediğini anlatan Aslan, "Orada elektrik ve su faturalı benim adıma. Tamamı icralık oldu. Mal varlıklarıma el konuldu. Geçmişe dönük birçok borç çıktı. Bunların tamamını ödedik. Tekel Binası'nın bulunduğu alan, bin 850 metre kareden oluşuyor. Şu an burası mahkemelik. Hiç kimse mahkeme sonuçlanmadan oraya giremez. YİKOB yetkilileriyle de görüşme yaptım. Mahkeme kararlarını onlara da gösterdim. Şu anda ufak tefek çalışma yapılıyor. Burada bizimle vatandaşı birbirine düşürmeye çalışanlar var. Buraya tedbir kararı koyabiliriz, ama bu kararı alırsak, orası 2 yılda çöp olur. Arsamızın üzerinde yapılan Bedesten Çarşısında bazı dükkânlar esnaflara kiralanmış. O esnaflardan bazıları şu anda orada kendilerine göre çalışmalar yapıyor. Biz, dükkânların üzerine 'burası mahkemeliktir, kimse kullanamaz' şeklinde uyarı yazıları yazdık. Kimse orada iş yeri açma ruhsatı dahi çıkaramaz. Van Büyükşehir Belediyesi de bu arazi bizimdir diyor. Bu arazi bize aittir ve hiç kimseye ait değil. Şu anda hukuk mücadelesi veriyoruz. Hukuk ne karar verirse saygı duyacağız. Herkesin de hukukun vereceği karara saygı duyması gerekiyor" dedi.

"OSMANLI DÖNEMİNE AİT ORİJİNAL TAPULARIMIZ VAR"

Arsayla ilgili ellerinde Osmanlı dönemine ait orijinal tapuların olduğunu anlatan Aslan, "Elimizde arsayla ilgili Osmanlı Dönemine ait tapular da var. Türkçeye çevrilmiş halleri var. Bu tapular 1800 yılının ortalarına ait. 170 yıllık tapularımızı var. Yine Cumhuriyet dönemine ait tapularımız var. Yargıtay'da iki davamız vardı. İtiraz ettik ve iki dava da bozuldu. Yine 25 Kasım'da keşif yapılacak. Ona göre bir karar verilecek. Bu işin başında önceki Van Valisi Mehmet Emin Bilmez ve Van Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Fatih Çelikel ile yaptığımız görüşmede vardığımız mutabakat doğrultusunda bu işin çözüme kavuşturulmasını istiyoruz. Anlaşarak, hemfikir olarak, oraya zarar vermeden bu sorunu ortadan kaldıralım istiyoruz. Her türlü anlaşmaya hazırım. Mevcut Valimiz ile bir türlü görüşmemiz olmadı. Bu konuda Van Milletvekilleri ile de görüştüm. Her gün farklı biri gelerek, 'burayı bana verdiler' diyor. Bugün oradaki iş yerlerinin kiraya verilmesi suçtur. Orası tamamen bize ait. Kanunun çizgisinden asla şaşmayız. Bu ülkede hukuk ve yasa var. Herkes yasalara saygı duymak zorundadır. Kanun herkes için eşittir. Bu sorunun güzel bir şekilde çözülmesi için hukuk mücadelemizi sürdüreceğiz. Sümer Holding, Tekel Genel Müdürlüğü'ne açtığım davaları da kazandım. Sümer Holding karara sürekli itiraz etti. Ama bu itirazlardan sonuç çıkmadı. Şu an yerimizi hazineye devretmeye çalışıyorlar. Buranın tapusunu devlet bana vermiş. Bana bu tapuları veren memurların birçoğu da sürgün edildi. Elimdeki tapuların tamamı orjinal tapulardır. Hukuk ne karar verirse herkesin saygı duymasını istiyoruz. Kimse zorla bizim yerimizi başkasına veremez. Bunu kabul etmiyoruz. Bunu ne ben, nede oradaki binlerce hissedar kabul eder. Dediğim gibi sonuna kadar hukuk mücadelemizi devam ettireceğiz" diyerek sözlerini tamamladı.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —